|

Bu ayıbı düzeltin

14 yaşında idamlık olan Yakup Köse'nin de yargılandığı Noel Baba operasyonu davası, hukuk skandallarıyla dikkat çekiyor. 28 Şubat yargısının eseri olan dava, halen AYM'de görüşülüyor.

Oktay Mehmet
00:00 - 13/11/2014 Perşembe
Güncelleme: 00:05 - 13/11/2014 Perşembe
Yeni Şafak
Bu ayıbı düzeltin
Bu ayıbı düzeltin

Aralarında 28 Şubat yargısının 14 yaşında idam cezasına çarptırdığı Yakup Köse'nin de bulunduğu Noel Baba Operasyonu davası hakkında konuşan Av. Hamza Uçan, davanın 'Türkiye'de hukuk yolu ile insan hayatının nasıl çıkmaza sokulduğunun en bariz örneği olduğunu' söyledi. Av. Uçan, 'Mahkemenin, davanın en önemli delili olan jandarmaya ait görüntüleri dahi izlemeden, sanıkların tamamını üst sınırdan cezalandırma yoluna gitmesi tam bir hukuk skandalıdır. Dava bu yönüyle Türk hukuk tarihinde bir örnektir.' dedi.

DERS OLARAK İŞLENEBİLİR

2000 yılında Jandarma'nın 'Noel Baba Operasyonu' ismiyle Bandırma Cezaevi'ne yaptığı baskında bir mahkum ölmüş, onlarca mahkum ise yaralanmıştı. Daha sonra başlatılan adli süreçte ise mahkumlar isyanla suçlanmış ve 'devlet malına zarar verme' suçlamalarıyla yargılanmıştı. 14 sene süren yargılama sürecinde hukuksuzluk hem yerel mahkeme hem de Yargıtay safhalarında kendini gösterdi. Hatta Yargıtay'ın cezaları kesinleştirme kararından sonra dahi hukuksuzluk devam etti. Tüm bu süreçte yaşananları, 'hukuk dışındaki harici unsurların, hukuk üzerindeki etkisi' olarak nitelendiren Av. Hamza Uçan bu davanın 'hukuk fakültelerinde ders konusu olarak işlenebileceğini' söyledi.

BİR DAVADA 3 AYRI AZMETTİRİCİ

Bir isyan davasında 3 ayrı azmettirici olduğu iddiasının, 28 Şubat yargısının hünerini anlatmak adına önemli olduğunu söyleyen Av. Uçan, "Hangi delilden azmettiren oldukları anlaşılamayan Kazım Albayrak, Mehmet Fırat ve Abdurrahman Kabalcı 'suçun işlenişindeki kastın yoğunluğu' gerekçesiyle ayrı ayrı 10 yıl 6 ay 1 gün hapis cezasına mahkum edilmiştir. Suçun işlenişindeki kastın yoğunluğu, temel cezaların belirlenmesinde dikkate alınırken aynı durumun 2. kez uygulanması, mükerrer uygulama yasağına aykırılık oluşturmaktadır' dedi.

GÖRÜNTÜLER DAHİ İZLENMEDİ

'Sanığın, cezalandırılabilmesi için, hakimin fiili o sanığın işlediği hususunda yüzde 100 kanaat sahibi olması gerekir' diyen Av. Uçan şöyle devam etti: 'Delil araştırması dahi yapılmadan, üst sınırdan cezalandırma yoluna gidildi. Cezalar kişilerin yaptığı eyleme göre değişir. Ancak bu davada öyle bir şey yok. Mahkemenin kimin ne yaptığını öğrenmesi için, olayda jandarma tarafından çekilen görüntüleri izleyerek bulması mümkündü. Ancak mahkumların görüntülerin izlenmesi talebi mahkeme tarafından keyfi olarak reddedildi.'

AYM kanun yararına bozabilir

Sanıklardan Kazım Albayrak, Yakup Köse ve Tayyar Tercan için Anayasa Mahkemesi'ne yapılan adil yargılanma talebi ve hak ihlali başvuruları, halihazırda AYM'nin ilgili dairesinde. Av. Hamza Uçan, AYM'den beklentilerini şöyle dile getirdi:

'Balyoz davasında, yukarıdan uzatılmayan mikrofon hak ihlali sayıldı, bizde Bandırma davasında yaşanan hukuksuzluklar içinde yeniden yargılama kararı verilmesi beklentimizi güçlü tutuyoruz. AYM'nin hak ihlali kararı vermesi ve bu sayede yeniden yargılama yolunun açılmasıyla birlikte görülecek yeni davada Jandarma görüntülerinin izlenmesi davacıları sanık, sanıkları da davacı konumuna bile sokabilecek' dedi. Uçan son çare olarak ise Adalet Bakanlığı'nın 'Kanun Yararına Bozma' yoluna başvurma hakkına işaret etti.


9 yıl önce